SİRKÜLER 2017-13 ( Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketler Hakkında)
Tarih: 13.03.2017
SİRKÜLER
(2017/13)
Konu : Bağımız Denetime Tabi Olacak Şirketler Hakkında;
Hatırlanacağı üzere; 6102 sayılı TTK’nın 399. Maddesine göre denetçi, şirket genel kurulunca, topluluk denetçisi ise ana şirketin genel kurulunca seçilir. Genel kurulların faaliyet dönemini izleyen yılın üçüncü ayının sonuna kadar yapılması gerektiğinden denetçinin de bu sürede yani 31 Mart tarihine kadar yapılacak olan genel kurulda seçilmesi gerekiyor.
Sirkülerimizin yayım tarihi itibariyle 2017 yılında Bağımsız denetime tabi olacak şirketlere ilişkin hadler hakkında Bakanlar Kurulu Kararı yayımlanmadığı için yürürlükteki ( 19.03.2016 tarih ve 29658 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2016/8549 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile değişen 2012/4213 sayılı BKK) mevzuata göre yıllar bazında gerekli revizeler yapılıp, aşağıda sunulmuştur.
Konu ile ilgili 2012/4213 sayılı BKK’da değişiklik yapan Bakanlar Kurulu Kararı yayımlanması halinde sirkülerimiz son duruma göre revize edilerek gönderilecektir.
Bilgilerinize,
I- Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Ölçütleri,
II- Denetçi Seçmemenin Sonuçları,
III- TMS/TFRS Uygulayacak Olan Şirketler Hakkında,
Bağımsız denetime tabi olacak şirketler;
2016/8549 sayılı BKK ile açıklanan ölçütler 2017 yılında bağımsız denetçi seçimi için geçerli olacak. Başka bir ifade ile;
2015 ve 2016 yıllarında üst üste üç ölçütten ikisini sağlayan şirketler bağımsız denetime tabi olacak.
BKK’nın uygulamasına ilişkin usul ve esaslar ise Kamu Gözetim Kurumu internet sitesinde yayımlanmıştır.
2012/4213 sayılı BKK’da yapılan değişiklik ile bağımsız denetim yaptırmamanın sonuçlarına bu sirkülerimizde değinilmiştir.
Şu an yürürlükte olan 2016/8549 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 2017 yılından itibaren bağımsız denetime tabi olacak şirketler aşağıda tasnif edilmiştir.
Kararnamenin 3/1 maddesinde genel olarak bağımsız denetime tabi olacak şirketler belirtilmiştir. Buna göre, tek başına veya bağlı ortaklıklar ve iştirakleriyle birlikte aşağıdaki üç ölçekten en az ikisini sağlayan şirketler bağımsız denetime tabidir.
Hiçbir ölçüt sınırlamasına tabi olmadan bağımsız denetime tabi olacak şirketler aşağıda belirtilmiştir (Kararnameye bağlı (I) Sayılı Liste).
ç) İpotek finansmanı kuruluşları,
ı) Sermaye piyasası araçları bir borsada ve/veya teşkilatlanmış diğer piyasalarda işlem gören anonim şirketler.
a) Aktif toplamı 30.000.000 ve üstü Türk Lirası (daha önce bu tutar 50 milyon ve üstü idi),
b) Yıllık net satış hasılatı 60.000.000 ve üstü Türk Lirası (daha önce bu tutar 100 milyon ve üstü idi),
c) Çalışan sayısı 200 ve üstü.
a) Aktif toplamı 30.000.000 ve üstü Türk Lirası (daha önce bu tutar 50 milyon ve üstü idi),
b) Yıllık net satış hasılatı 60.000.000 ve üstü Türk Lirası (daha önce bu tutar 100 milyon ve üstü idi),
c) Çalışan sayısı 200 ve üstü.
a) Aktif toplamı 30.000.000 ve üstü Türk Lirası (daha önce bu tutar 40 milyon ve üstü idi),
b) Yıllık net satış hasılatı 40.000.000 ve üstü Türk Lirası (daha önce bu tutar 50 milyon ve üstü idi),
c) Çalışan sayısı 125 ve üstü.
Şirketlerin denetime tabi olup olmadığının belirlenmesinde tek başına veya bağlı ortaklıkları ve iştirakleriyle birlikte aktif toplamına, yıllık net satış hasılatına ve çalışan sayısına ilişkin genel ölçütler aşağıdaki gibi belirlenmiştir:
Aktif toplamı : 40 milyon TL ve üzeri
Yıllık net satış hasılatı : 80 milyon TL ve üzeri
Çalışan sayısı : 200 çalışan ve üzeri
Bakanlar Kurulu Kararına göre şirketlerin denetime tabi olması için yukarıda belirtilen üç ölçütten ikisini üst üste iki hesap dönemi sağlaması gerekir. Birbirini takip eden hesap dönemlerinde sağlanan iki ölçütün aynı ölçütler olması şart değildir. Aşağıdaki tabloda örnek bir şirket için hesap dönemleri itibarıyla ölçütlerin sağlanması ve denetime tabi olma durumu gösterilmiştir:
Hesap Dönemleri |
Bilanço aktif toplamı 40 milyon TL veya üzeri midir? |
Yıllık net satış hasılatı 80 milyon TL veya üzeri midir? |
Çalışan sayısı 200 veya üzeri midir? |
Kriterlerden en az ikisini sağlıyor mu? |
Denetime tabi midir? |
1/1-31/12 2013 |
Evet |
Hayır |
Hayır |
Sağlamıyor |
Referans yıl |
1/1-31/12 2014 |
Evet |
Evet |
Hayır |
Sağlıyor |
Referans yıl |
1/1-31/12 2015 |
Evet |
Hayır |
Evet |
Sağlıyor |
Tabi değildir |
1/1-31/12 2016 |
Hayır |
Hayır |
Evet |
Sağlamıyor |
Tabidir |
1/1-31/12 2017 |
Hayır |
Hayır |
Evet |
Sağlamıyor |
Tabidir |
1/1-31/12 2018 |
Evet |
Hayır |
Evet |
Sağlıyor |
Tabi değildir |
Denetim, şirketin konsolide finansal tablolarının yanında münferit finansal tablolarını da içerir.
Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca denetime tabi olma şartlarını taşımayan bir şirket, sadece ana ortaklığının, bağlı ortaklığının veya iştirakinin Bakanlar Kurulu Kararı kapsamında denetime tabi olması nedeniyle denetime tabi olmaz. Bu durum, topluluk denetçisinin konsolide finansal tabloların denetimine ilişkin 13.1.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ve TDS çerçevesindeki yükümlülüklerini ortadan kaldırmaz.
Denetime tabi olunup olunmadığının belirlenmesinde, şirketler ile bu şirketlerin bağlı ortaklıkları ve iştiraklerinin aktif toplamı ve yıllık net satış hasılatı hesaplanırken vergi mevzuatı çerçevesinde kamu idarelerine sunulmak üzere hazırlanan son iki hesap dönemine ilişkin bilanço ve gelir tablosu dikkate alınır. 2017 yılı için 2015 ve 2016 yıllarına ait mali tablolar esas alınacak. Denetim kapsamına girildikten sonra 2/b başlığındaki hükmeler uygulanır. Yurtdışında bulunan bağlı ortaklık ve iştiraklerinin, varsa denetimden geçmiş uluslararası muhasebe standartlarına uygun finansal tabloları, olmaması halinde tabi oldukları mevzuat uyarınca hazırladıkları finansal tabloları dikkate alınır.
Aktif toplamı ve yıllık net satış hasılatının hesabında, 1/b başlığında belirtilen finansal tablolar çerçevesinde, varsa şirketin bağlı ortaklıklarının ve iştiraklerinin aktif toplamı ve yıllık net satış hasılatı da dikkate alınır.
Bağlı ortaklıkları veya iştirakleri bulunan şirketlerin aktif toplamı ve yıllık net satış hasılatı tutarının hesabında aşağıdaki işlemler yapılır:
Şirketlerin bağlı ortaklıkları aracılığıyla dolaylı olarak sahip oldukları bağlı ortaklıklar ve iştirakler de şirketin bağlı ortaklığı ve iştiraki olarak değerlendirilir.
Örneğin; A Şirketinin B Şirketinde %70, B Şirketinin ise C ve D Şirketlerinde sırasıyla %60 ve %15 oranlarında oy hakkına sahip olduğu durumda, A Şirketi aktif toplamını ve yıllık net satış hasılatını hesaplarken, C Şirketini bağlı ortaklığı, D Şirketini de %15 oranında oy hakkına sahip olduğu iştiraki olarak değerlendirir.
Şirketlerin veya bağlı ortaklıkların iştiraklerinin sahip olduğu bağlı ortaklıklar ve iştirakler, ilgili iştirakin finansal tablolarındaki değerleri üzerinden dikkate alınır. Bu sebeple, şirketin veya bağlı ortaklıkların iştiraklerinin bağlı ortaklıkları ve iştirakleri eliminasyon işlemlerine dahil edilmez.
Örneğin; A Şirketinin B Şirketinde %40, B Şirketinin ise C ve D Şirketlerinde sırasıyla %60 ve %15 oranlarında oy hakkına sahip olduğu durumda, A Şirketi aktif toplamını ve yıllık net satış hasılatını hesaplarken, sadece B Şirketini iştiraki olarak değerlendirir. C ve D Şirketlerinin aktif toplamını ve yıllık net satış hasılatını dikkate almaz. Dolayısıyla, C ve D Şirketlerinin A ve B Şirketleriyle gerçekleştirdiği işlemler eliminasyona dahil edilmez.
Aktif toplamının ve yıllık net satış hasılatının hesabında, şirketin yurtdışındaki bağlı ortaklıklarının ve iştiraklerinin aktif toplamları ve yıllık net satış hasılatı da dikkate alınır.
Şirketin çalışan sayısının belirlenmesinde, muhtasar beyannamede bildirilen aylık toplam çalışan sayısının yıllık ortalaması dikkate alınır. Söz konusu yıllık ortalama, aylar itibarıyla aylık çalışan sayılarının toplamının on ikiye bölünmesiyle elde edilir. Çıraklık ve mesleki eğitim sözleşmesi kapsamında şirkette mesleki eğitim gören çıraklar ve staj yapan öğrenciler çalışan sayısının hesabında dikkate alınmaz.
Ortalama çalışan sayısının belirlenmesinde, ana ortaklığın ve bağlı ortaklıkların bu maddeye göre hesaplanan çalışan sayılarının toplamı dikkate alınır. İştiraklerin bu maddeye göre hesaplanan çalışan sayısı ise şirketin iştirakteki hissesi oranında dikkate alınır.
Örneğin, aşağıda aylık çalışan sayıları belirtilen, bağlı ortaklığı B Şirketi ve %20 iştiraki C Şirketi olan A Şirketinin ilgili hesap dönemine ilişkin ortalama çalışan sayısı şu şekilde hesaplanır.
Örneğin, B Şirketi A Şirketinin bağlı ortaklığı olup A Şirketinin C Şirketinde %20 oranında iştiraki vardır. Söz konusu şirketlerin aylık çalışan sayılarına ilişkin bilgiler aşağıdaki tabloda yer almaktadır.
Aylar |
A Şirketi |
B Şirketi |
C Şirketi |
Ocak |
100 |
70 |
180 |
Şubat |
105 |
80 |
170 |
Mart |
110 |
85 |
145 |
Nisan |
105 |
95 |
150 |
Mayıs |
100 |
85 |
150 |
Haziran |
195 |
80 |
160 |
Temmuz |
190 |
70 |
160 |
Ağustos |
185 |
135 |
160 |
Eylül |
190 |
140 |
170 |
Ekim |
110 |
165 |
180 |
Kasım |
110 |
165 |
180 |
Aralık |
100 |
170 |
140 |
Toplam |
1.600 |
1.340 |
1.945 |
Yıllık ortalama (Toplam/12) |
133,33 |
111,67 |
162,08 |
Yukarıdaki tabloda, şirketler itibarıyla yıllık çalışan sayısı ve ortalama çalışan sayısı hesaplanmıştır. Buna göre, A Şirketinin yıllık ortalama çalışan sayısı hesaplanırken; A ve B Şirketlerinin yıllık ortalama çalışan sayılarının tamamı ile C Şirketinin yıllık ortalama çalışan sayısının sadece %20’si toplanır. Dolayısıyla, A Şirketi için toplam yıllık ortalama çalışan sayısı (133,33 + 111,67 + (162,08 x %20) = ) 277,42’dir.
Çalışan sayısının hesabında, şirketin kendisinin, bağlı ortaklıklarının ve iştiraklerinin yurtiçindeki ve yurtdışındaki çalışan sayıları da dikkate alınır.
Esas alınacak finansal tablolar ve aktif toplamı ve yıllık net satış hasılatının hesaplanması maddelerinde belirtilen hususlara ek olarak, birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat ve onarma işlerini üstlenen şirketler açısından aktif toplamı ve yıllık net satış hasılatı aşağıdaki gibi tespit edilir:
Denetime tabi şirketler, tek başına veya bağlı ortaklıkları ve iştirakleriyle birlikte 1/a başlığında belirtilen ölçütlerden en az ikisine ait sınırların art arda iki hesap döneminde altında kalması durumunda, müteakip hesap döneminden itibaren denetim kapsamından çıkar. Birbirini takip eden hesap dönemlerinde sınırların altında kalınan iki ölçütün aynı olması şart değildir. Aşağıdaki tabloda örnek bir şirket için hesap dönemleri itibarıyla ölçütlerin sağlanması ve denetime tabi olma durumu gösterilmiştir:
Hesap Dönemleri |
Bilanço aktif toplamı 40 milyon TL veya üzeri midir? |
Yıllık net satış hasılatı 80 milyon TL veya üzeri midir? |
Çalışan sayısı 200 veya üzeri midir? |
Kriterlerden en az ikisini sağlıyor mu? |
Denetime tabi midir? |
1/1-31/12 2013 |
Evet |
Hayır |
Evet |
Sağlıyor |
Referans yıl |
1/1-31/12 2014 |
Evet |
Evet |
Hayır |
Sağlıyor |
Referans yıl |
1/1-31/12 2015 |
Evet |
Hayır |
Evet |
Sağlıyor |
Tabidir |
1/1-31/12 2016 |
Hayır |
Hayır |
Evet |
Sağlamıyor |
Tabidir |
1/1-31/12 2017 |
Hayır |
Evet |
Hayır |
Sağlamıyor |
Tabidir |
1/1-31/12 2018 |
Evet |
Hayır |
Evet |
Sağlıyor |
Tabi değildir |
|
|
|
|
|
|
Denetime tabi şirketler, tek başına veya bağlı ortaklıkları ve iştirakleriyle birlikte, bir hesap döneminde ölçütlerden en az ikisinin sınırlarının yüzde yirmi veya daha fazla altında kalması durumunda, müteakip hesap döneminden itibaren denetim kapsamından çıkar.
Örneğin, 1.1.2016-31.12.2016 hesap döneminde denetime tabi olan bir şirketin 31.12.2016 tarihinde sona eren hesap döneminde aktif toplamı 30 milyon TL, yıllık net satış hasılatı 60 milyon TL ve çalışan sayısı 300 kişidir. Şirket, söz konusu hesap döneminde, aktif toplamı ve yıllık net satış hasılatı ölçütlerine ilişkin sınırların yüzde yirmiden daha fazla altında kalmıştır. Bu nedenle şirket, 1.1.2017-31.12.2017 hesap dönemi için denetimin kapsamından çıkar.
Bu hükmü, denetime tabi şirketlerden Bakanlar Kurulu Kararına ekli (I) sayılı liste kapsamında bulunan şirketler açısından uygulanmaz.
Denetime tabi olan şirketler, finansal tablolarını 6102 sayılı Kanun ve TMS’ye göre hazırlar. Bu şirketler daha sonraki hesap dönemlerinde denetim kapsamında olup olmadıklarını değerlendirirken, aktif toplamının ve yıllık net satış hasılatının hesabında 6102 sayılı Kanun ve TMS’ye göre hazırladıkları finansal tabloları dikkate alır. Bu durumda, bağlı ortaklık ve iştirak kavramları 6102 sayılı Kanun ve TMS’de ki anlamlarıyla dikkate alınır. Ölçütlerin belirlenmesinde bağlı ortaklıkların tam konsolidasyon yöntemine, iştiraklerin ise öz kaynak yöntemine göre konsolide edildikleri finansal tablolar kullanılır.
Denetime tabi olan bir şirketin sonraki hesap dönemlerinde denetim kapsamından çıkması durumunda, söz konusu şirketin müteakip hesap dönemlerinde denetime tabi olup olmayacağının tespitinde,1/b, c ve e başlıklarındaki hükümleri uygulanacaktır.
E- Bağımsız Denetim Yaptırmamanın Sonuçları
6102 sayılı TTK’nın 399. Maddesine göre denetçi, şirket genel kurulunca, topluluk denetçisi ise ana şirketin genel kurulunca seçilir. Genel kurullar faaliyet dönemini izleyen yılın üçüncü ayın sonuna kadar yapılması gerektiğinden denetçinin de bu sürede yani 31 Mart tarihine kadar yapılacak olan genel kurulda seçilmesi gerekiyor.
Yine 399/1. Maddeye göre denetçinin her faaliyet dönemi ve her halde görevini yerine getireceği faaliyet dönemi bitmeden seçilmesi şarttır.
Faaliyet döneminin 4. Ayına kadar denetçi seçilememişse, denetçi, yönetim kurulunun, her yönetim kurulu üyesinin veya herhangi bir pay sahibinin istemi üzerine şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesince atanır.
Seçilen veya mahkeme tarafından atanan denetçi, TTK’nın 399/1. Maddesine istinaden yönetim kurulu tarafından geciktirilmeksizin ticaret siciline tescil ettirilir ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ve varsa şirket internet sitesinde ilan ettirilir.
6102 Sayılı TTK’nın denetime ilişkin hükümlerine göre bağımsız denetim yaptırmamanın sonuçları aşağıda belirtilmiştir.
Engel olur.
II - TÜRKİYE MUHASEBE STANDARTLARINI (TMS/TFRS) UYGULAYACAK ŞİRKETLER
TMS/TFRS ve yorumlarını uygulayacak olan şirketleri belirleyebilmek için 6102 Sayılı TTK’nın, 88, 1522, 1533 ve 1534. Maddeleri ile 660 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyi birlikte değerlendirmekle mümkündür.
Söz konusu kanun maddelerini birlikte değerlendirdiğimizde ve Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu tarafından 17 Kasım 2012 tarih ve 28470 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan duyuruya göre TMS/TFRS ve yorumlarını uygulayacak şirketler şunlardır:
Kaynak : ART YMM – Hayreddin Erdem